İSKENDER PAYDAŞ
İskender Paydaş Türk popüler müzik piyasasını şekillendirmiş ve müzik yönetmenliğiyle sayısız projeye imza atmış, rafı ödüllerle dolu bir müzisyen, prodüktör, aranjör, besteci ve söz yazarıdır…

Türkiye’ye son yüzyılda gelen en büyük müzik dehalarından biri olarak adlandırılan İskender Paydaş, kendi gibi müzisyen olan ünlü orkestra şefi babasının “Muhittin Paydaş ve Lordlar” grubunun provalarıyla büyüdü, bu nedenle de kendini bildiğinden beri müzikle iç içe yaşadı, müzikle nefes aldı. İlk enstrümanı olan davulla 3 yaşındayken tanıştı, 5 yaşında piyano derslerine başladı ve o yaşlarda “Büyük İskender” adıyla şarkıcılığa da adım attı. Henüz çocukken iki tane 45’lik single çıkarmış ve babasının orkestrasıyla 145 adet konser vererek Türkiye turnelerini deneyimledi.

Dokuz yaşında sabahları ilkokula giderken, öğleden sonraları İstanbul Devlet Konservatuvarı piyano bölümüne gitmeye başladı ve konservatuvar korosunda da yer aldı. İlk bestelerinin başladığı bu dönemden 12 yaşına kadar okulda gördüğü klasik eğitim ve teori, evde babasından gördüğü modern müzik ve pratik ile birleşince ortaya zengin bir karışım çıktı.  Daha sonra konservatuvarların katı yönlendirmelerinden bıktığı için okulu bırakan Paydaş, ilk rock grubunu kurdu.

O zamanlar da sahip olduğu eşsiz vizyonu sayesinde üretmeye her zaman devam etti, disiplini ve özverisiyle Türkiye’nin en önemli müzik adamlarından biri olmayı başardı. 1967 İstanbul doğumlu İskender Paydaş, Orta okulu Şişli Koleji’nde, liseyi de Kabataş Erkek Lisesi’nde bitirdi. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Latin Dili Edebiyatı, sonrasında Antropoloji ve Felsefe, sonra da Açık Öğretim İktisat’la devam eden yüksek öğrenim yolculuğu da Kayahan‘la tanışmasıyla tamamen sona erdi ve müzik yolu başladı. Uzun yıllar Mirkelam’ın prodüktörü olarak da devam etti. Çok yönlülüğüyle ön plana çıkan İskender Paydaş, aynı zamanda söz yazarı, yapımcı, piyanist, davulcu, orkestra şefi ve besteci.

İskender Paydaş, 1986’da Kayahan’ın orkestrasında klavye ile başladığı müzik kariyeri, başta Mirkelam ve niceleriyle çalışarak onlarca sanatçıyla sayısız şarkıda prodüktör, aranjör ve müzik yönetmenliği yaptı. Klavye ve synthesizerlara olan hakimiyetiyle Türkiye’de yeni soundların oluşumunda önemli katkılarda bulundu, bir çok ünlü ismin müziğe girişine ön ayak oldu. Yenilikçi, teknolojiyi her daim takip eden, global müzik trendlerini işlerinde en güncel şekilde yansıtabilen bir isim olduğu için yaptığı şarkılar da bu yeteneğine paralel olarak Türk müzik piyasasında ikonik bir tahta oturdu, müzik listelerinde de hep en çok dinlenenler arasında yer aldı.

Yaptığı her şarkı ve gerçekleştirdiği her projeyle ses getiren İskender Paydaş, yaptığı işlerin “zamansız” olması özelliğiyle ünlendi. Aranjörlük ve müzik direktörlüğü şapkasıyla Nilüfer, Nazan Öncel, Harun Kolçak, Aşkın Nur Yengi, Ajda Pekkan, Suat Suna, Kibariye, Orhan Gencebay, Sertap Erener, Mustafa Sandal, Levent Yüksel, Mazhar Fuat Özkan, Özgün, Atiye, Nil Karaibrahimgil, Keremcem, Sıla, Hadise, Deniz Seki, Murat Dalkılıç, gibi isimlerle, prodüktör ve müzik yönetmenliği kapsamında ise Şebnem Ferah, Emre Altuğ, Ajda Pekkan, Kurban, Mezdeke ve İlker Çalışkan gibi devlerle çalıştı.

2011 ve 2014 yıllarında, imzasını attığı şarkıların sahnede özgürce yeniden yorumlanmış versiyonlarından oluşan ‘Zamansız Şarkılar’ isimli iki album çıkardı.  Bu albümlerle eş zamanlı kurduğu orkestrası zaman zaman konuk sanatçıların da katılımıyla renklenen sahne performanslarına hala devam etmekte. Canlı müziğe olan tutkusunu performansları ve sahne şovlarıyla ortaya koyan İskender Paydaş, orkestrasının konserlerinde de LED ışıklı davulları, çarpıcı görselleri, özel yapım dönen klavye sehpası ve lazer şovlarıyla hayranları için gerçek bir müzik deneyimi oluşturmakta.

İskender Paydaş Türkiye’de her zaman ilklere imza atmış ve 2017’de kendi müzikal kimlğini en üst noktaya taşıdı ve “Zamansız Şarkılar Senfonik” projesini üretti.  Kendi çekirdek orkestrasına yaylılar ekleyerek doğu ve batı tınılarını bir arada harmanladığı Senfoni Orkestrası, pop aranjmanlarını senfonik düzenlemelerle seyirciyle buluşturmaya devam etmekte.